Plastikler çevreye nasıl zarar veriyor ve plastik kullanımını nasıl azaltabiliriz?


Plastikler çevreye nasıl zarar veriyor ve plastik kullanımını nasıl azaltabiliriz?

Son yıllarda hayatımızın her alanına nüfuz eden, insan ve hayvan sağlığı için son derece zararlı olan, doğayı ve sularımızı kirleten plastiklerin kullanımı giderek artıyor. İçtiğimiz suyun şişesinden mutfakta kullandığımız saklama kabına, tükettiğimiz gıdaların ambalajından kullandığımız beyaz eşyaya, temizlik ürünlerine, bilgisayara, telefona, ışık kaynağımız lambalardan elektrik kablolarına, kıyafetlerimizden otomobillerimize kadar, sayamayacağımız daha pek çok alan plastiklerle çevrelenmiş durumda.   

Peki plastikler hayatımıza ne zaman girdi? Plastik, ilk olarak 1862 yılında Alexander Parkes tarafından üretilmiş. Naylonun icadıyla birlikte, plastik günlük hayatımıza girmeye başlamış. 2. Dünya Savaşı sırasında plastiğe olan aşırı talep, kullanım alanını da genişletmiş. 1950’li yıllarda yıllık 2 milyon ton plastik üretilirken, günümüzde dünya genelinde her yıl 350-400 milyon ton plastik üretimi yapılıyor. Yapılan bilimsel araştırmalar, plastik üretimindeki bu artışın devam etmesi durumunda, 2050 yılında dünya üzerinde, 34 milyar ton plastik bulunacağını ortaya koyuyor.  

Deniz canlıları plastik atıklar nedeniyle ölüyor

Plastikler en fazla denizlerimize ve deniz canlılarına zarar veriyor. Çünkü çoğu plastik, tek kullanımlık. Doğrudan denizlere atılan ya da çöp yığınlarından kurtulup denize karışan plastik atıklar, denizlerin kirlenmesine neden oluyor. Birleşmiş Milletler’in açıkladığı rakamlara göre, dünya çapında en az 800 canlı türü okyanusa karışan atıklardan etkileniyor. Örneğin, Pasifik Okyanusu’nda çoğu plastik çöpten oluşan ve 1,6 milyon kilometrekareye yayılan, yani Türkiye’den 3 kat daha büyük çöp adaları oluşmuş durumda… Ya Antarktika? Araştırmacılar, Antarktika’da yaptıkları araştırmalar sırasında, deniz buzunda plastik atıklara rastladılar. Yani plastik atıklarımız ta Antarktika’ya kadar ulaşmış. Durum çok vahim…

Deniz canlıları üzerinde en son yapılan araştırmaların sonuçları ise gerçekten çok üzücü. Bu araştırmalarda deniz canlılarının sindirim sisteminden alınan örneklere göre; deniz kaplumbağalarının neredeyse yüzde 100’ünde, balinaların yüzde 59’unda, deniz memelilerinin yüzde 43’ünde ve deniz kuşlarının yüzde 40’ında plastik izine rastlanmış. Daha da ötesi, her yıl 100 bin deniz memelisi ve kaplumbağası ile 1 milyon deniz kuşu plastik kirliliği nedeniyle ölüyor.

Üstelik canlıların ölmesinin en büyük sebebi de, plastik atıkları yemeleri. Aynı zamanda plastikler nedeniyle boğularak, enfeksiyon kaparak ya da onlara dolanıp takılarak da hayatlarını kaybedebiliyorlar. Maalesef, son günlerde basında gördüğümüz, pet şişenin içine sıkışmış balık ya da poşete dolanmış deniz kaplumbağası fotoğrafları halen gözümüzün önünde… Bunun bir örneğini de, geçtiğimiz günlerde karaya vuran bir balinada gördük. Bilim insanları, balinayı incelediklerinde, balinanın midesinde çok sayıda plastik poşet ve plastik atık olduğunu tespit ettiler. Uzmanlar bu balinanın büyük ihtimalle, midesindeki plastikler nedeniyle hayatını kaybettiğini ifade ettiler.

Plastik poşet 1000 yıl, pet şişe 400 yıl doğada yok olmuyor

Plastik atıklar, doğaya en fazla zarar veren atık türlerinin başında yer alıyor. Doğaya atılan plastik bir atık, bazen yıllar hatta yüzyıllarca kaybolmayabiliyor. Özellikle toprağın, plastiği emme yeteneği olmadığı için çok uzun süre boyunca toprakta kalan plastik, bünyesindeki zehirli ve zararlı kimyasalları toprağa salıyor. Zaman içinde toprakta yaşayan canlılar, plastik atıkları sindirmeye çalışıyorlar ve plastiğin olumsuz etkilerine maruz kalıyorlar. Bir plastik poşet doğaya atıldıktan neredeyse 1000 yıl sonra tamamen yok oluyor. Aynı şekilde plastik tabakların doğada kaybolması 500 yıl, pet şişelerin ise 400 yıl sürüyor. Ayrıca doğadaki plastik atıklar, petrol kaynaklı oldukları için karbondioksit salınımını etkileyerek küresel ısınmayı da hızlandırıyor.  

Plastik poşet kullanımına yasak!

Dünyada plastik üretiminin büyük bir bölümü Asya ülkelerinde gerçekleşiyor. Ancak bunların çoğu düşük kalitedeki plastik ürünlerden oluşuyor. Çin, dünyanın en büyük plastik üreticisi olarak birinci sırada yer alıyor. Çin’i, Avrupa ülkeleri takip ediyor. Pek çok ülkede plastiğin çevreye verdiği zararlardan dolayı, plastik poşet kullanımını azaltmaya yönelik olarak çalışmalar yürütülmeye başlandı. Bazı ülkelerde bunun için çeşitli yasaklar getirildi. ABD ve Avrupa dışında, Meksika ve Hindistan gibi bazı gelişmekte olan ülkeler de plastik poşet kullanımını yasakladılar. Ülkemizde de 2019 yılından itibaren ücretli poşet uygulamasına geçildi. Marketlerde ve diğer mağazalarda plastik poşetler ücret karşılığında tüketicilere veriliyor.

Plastik, gıda maddeleriyle temas ettirilmemeli  

Günümüzde dayanıklı/dayanıksız, sert/yumuşak, tek kullanımlık/çok kullanımlık gibi farklı türlerde plastik türleri bulunuyor. Plastiklerin yüzde 50 kadarı tek kullanımlık üretiliyor. Geri dönüştürülme amacıyla toplanan plastiklerin ancak yüzde 8-9’u geri dönüştürülebiliyor. Plastiğin geri dönüştürülebilirliği, söylenenin aksine kısıtlıdır. Plastiğin hammaddesi bildiğiniz gibi, petrol ve petrol türevleridir. Plastik üretiminde, ağır metaller ve zararlı olabilecek katkı maddeleri de kullanılıyor.

Plastikler yağda çözünen yapıdadırlar. Bu nedenle zehirli pestisitleri (tarım ilaçları) emerek yüzeylerinde taşırlar. Bu özelliğinden dolayı, plastiğin gıda maddelerinden uzak tutulması gerekiyor. Plastik bir kap içindeki herhangi bir sıvı dondurulmamalı ya da ısıtılmamalıdır. Asitli ve tuzlu gıdalar, plastiğin yapısını bozarak zararlı maddelerin gıdaya geçmesine neden olduğunu da bilmeliyiz.

Plastiğin insan sağlığı üzerinde de olumsuz etkisi bulunuyor. 2021 yılında yapılan bir çalışmada doğum sırasında plasentada ve bebeğin vücudunda mikroplastiklere rastlanmış. Çünkü mikroplastikler, yediğimiz ve içtiğimiz her şeye karışarak sağlığımızı tehdit ediyor. Uzmanlar, uzun süre plastiğin olumsuz etkilerine maruz kalmanın, özellikle meme ve prostat gibi bazı kanser türlerini tetikleyebileceğini söylüyorlar.  

Plastik kullanımını azaltmak için neler yapabiliriz?

• Plastik poşet kullanımını sınırlandırmalıyız. Alışverişlerde bez poşet ya da file kullanabiliriz.
• Pazardan aldığımız sebze ve meyveleri poşete değil, kese kâğıdına koydurabiliriz. Aynı şekilde buzdolabında da kese kâğıdı içinde muhafaza edebiliriz.
• Plastik poşetlerin geri dönüşümü sağlanmalıdır.
• Plastik saklama kabı, tabak ve bardak yerine cam, seramik ya da metal malzemeden üretilen ürünleri kullanabiliriz. Aynı şekilde plastik pipetler yerine, bazı kahve zincirlerinin tercih ettiği karton pipetleri kullanmayı tercih edebiliriz.
• Plastik pet şişeler yerine, cam ya da metal şişeleri tercih edebiliriz.
• Kişisel bakım ürünlerinde plastik içermeyen ürünleri, sentetik tekstil ürünleri yerine doğal pamuk ve keteni tercih edebiliriz.
 

Sayılarla plastik kirliliği

Her yıl yaklaşık 5 trilyon adet plastik poşet üretiliyor.

Her yıl yaklaşık 1 milyar kuş ve memeli hayvan plastik atıkları yediği için hayatını kaybediyor.

Denizde yaşayan balıkların hemen hemen yarısının midesinde mikroplastik partiküller bulunuyor.

POPÜLER YAZILAR